Page 15 - İTU RSG
P. 15
bilmediğimiz ilginç bir sanatları var. Boyayla yağı karıştırıyorlar. Boyayı
su yüzünde gezdiriyorlar, sonra hile
ile kâğıda alıyorlar.” Yazarın burada yağ dediği muhtemelen öd. Çünkü
öd görüntü ve renk olarak yağa çok benzer. Bugün batıda ebru ustalarının ciddi çalışmaları, araştırmaları var. Yeni malzemeler, desenler, formlar denemişler ve farklı tarzlar üretmişler. 1992 yılında Amerika’da uluslararası bir ebru kongresi düzenlendi. Kongreye 302 kişi katıldı. Bunların 250’si Amerikalıydı diğerleri Avrupa ülkelerindendi ve davet edilen tek Türk bendim. Açılış konuşmasını benim yapmam istendi. Çünkü ebru sanatıyla uğraşanlar bu işin kökeninin Türk kâğıdı olduğunu çok iyi biliyorlar. Türkiye’deki ebrunun gelişmesiyle ebru kelimesi uluslararası literatüre yerleşti. Bu sanat iletişim teknolojilerinin gelişmesiyle dünyada oldukça yaygınlaştı. Benim ebru sanatı ile ilgili
yazdığım kitabım İngilizce, Almanca ve Boşnakçaya tercüme edildi. Şu anda Rusçası tercüme ediliyor.
Ebru sadece kağıt yüzeye mi uygulanabilir? Teknik itibariyle sanatın sınırları ne kadar esnek? Kâğıt süsleme sanatı incelendiğinde boyalı kâğıt dışında bir şey göremeyiz. Ama ebru öyle değildir. Ebru tekniğinin adı su yüzü tekniğidir
ve sadece kâğıda yapılır diyemeyiz. Doğru malzeme ve boyama tekniği kullanıldığı takdirde ebrulanamayacak yüzey yoktur. Ayrıca ebru o kadar gizemli bir güzellik ki başka sanatlarla çok güzel birleşir. Mesela bilgisayar ortamında yeni ve farklı desenler geliştirilip, uygulanabilir. Böyle bir sonsuzluk var ebru sanatında. Tabii zaman içinde bu sonsuzluk çok takipçi buldu. Ciddi bir gelişme yaşıyor. Belki ilerleyen yıllarda bugünler ebrunun Rönesans’ı olarak anılacak...
03/2014 | İTÜ RSG 15


































































































   13   14   15   16   17