Page 12 - İTÜ Rektörlük Sanat Galerisi
P. 12

röportaj - { mart 2015 }
Uzun soluklu ve cesaret isteyen bir proje Kamyoncular... Nasıl başladı bu çalışma, çocukluğunuzun kahramanı babanızın hikâyelerine duyduğunuz merak mı düşürdü sizi yollara?
Aslında işin başında fotoğraf dışı birkaç durum var. Benim babam yaşadıklarını güzel anlatabilen, görsel hafızası çok güçlü biri.
Biraz da maceralı bir hayatı olmuş göç, kamyon şoförlüğü, otobüs şoförlüğü gibi... Bunları sürekli anlatırdı. Hayatımın bir kısmında da bu yolculuklara katılmıştım. Bundan önce bir projem vardı, Bekâr Odaları... O projede de babamın İstanbul’a geldiği zaman kaldığı odaları çekmiştik. Orada şöyle bir durumu gördüm, ailemin verdiği insanüstü mücadele olmasa ben o odalarda yaşayan, o da becerikliysem hani, kamyon şoförü olma ihtimali yüksek bir insandım. O mücadelenin büyüklüğünü gördüm aslında, birinci hikâye
öyle başladı. İkincisi de okulda
yani Güzel Sanatlarda, belgesel- fotoğraf disiplinini öğrenince, hikâyesi olan fotoğrafların daha değerli olduğunu öğrenince bu ikisi beni çok motive etti. Sonra Bekâr
Odaları sergisi oldu. O sergide benim yani genç yaştaki bir fotoğrafçı
için hoşa gidecek gelişmeler oldu. Biraz onun enerjisi vardı biraz
da babamın yaşadığı hikâyeyi bir daha yaşamak istiyordum. Fotoğraf makinesinin öyle bir bileti var, sizi her türlü ortama sokar... Bunların hepsi birleşince böyle bir maceraya atıldım. Aslında biz Türkiye şartlarında bunları duymadığımız için uzun geliyor ama dünya fotoğraf disiplininde çok normal bir süre; yani üç yıl, beş yıl çok az süreler aslında. O yüzden yaparken bu kadar uzun süre gelmedi bana.
Hem kitaba bakınca hem de
sizin çıkış öykünüzü dinleyince babanızın önemli bir model olduğunu görüyoruz. Aslında birçok çocuk için baba rol modeldir ve baba mesleğine bir öykünme görülür... Siz ise baba mesleğini başka bir işle birleştirerek hayatınıza almışsınız, üstelik birbirine çok uzak iki meslekten söz ediyoruz... Küçük yaşlarda kendinizi kamyon şoförü Altan olarak düşündüğün zamanlar hatırlıyor musunuz?
Aslında hem annem hem de babam
“Aslında biz Türkiye şartlarında bunları duymadığımız için uzun geliyor ama dünya fotoğraf disiplininde çok normal bir süre; yani üç yıl, beş yıl çok az süreler aslında.”
12 İTÜ RSG | 03/2015


































































































   10   11   12   13   14