Page 31 - RSG_MAG_17_RO
P. 31

nemde yaşayan ve çoğunlukla sözlü kültüre alışık bir kişi için kolay olma- sına rağmen günümüz araştırmacıla- rı için hatırı sayılır bir donanım ge- rektirmektedir.
Minyatür sanatçısı, sanatının gele- neksel kurallarını yansıtırken ürettiği minyatürler daha önce yapılanların tekrarı olarak mı kalır yoksa sipariş edilen sahneyi yeni bir üslupla görsele dönüştürebilir mi? Bu sorunun ceva- bı çok net değildir. Minyatürler, ister metne bağlı ister metinden bağımsız işlensinler, görenin zihninde divân şi- iri örnekleri gibi yeni tahayyüller ya- ratmayı başarırlar.
Bu yazıda; 17. yüzyılda Kalender Paşa tarafından I. Ahmed’e sunulan Falnâme minyatürlerden Nakkaş Ha- san tarafından yapıldığı tahmin edi- len “Adem ile Havva” minyatürü ele alınacaktır.
Bilinen en erken resimli örneğinin 1550’li yıllarda Safevi Şahı Tahmasb için hazırlandığı bilinen falnâmelerde, falına bakılacak kişi eserden rastge- le bir yer seçer; seçtiği yerdeki min- yatürün karşısında bulunan metin onun geleceği için bir kehaneti içerir. Falnâme’de bulunan bu minyatürün karşısında onu bütünleyen bir metin de bulunmaktadır. Bu Falnâme nüsha- sında her fal, konuyu sunan iki beyitle başlar. Minyatürün falındaki bu be- yitte Âdem’in Allah’ın emriyle cennet- ten çıktığından söz edilir ve Allah’ın rızasını isteyen her kimse ruhunu ona isteyerek teslim eder denmektedir. Bu beyitlerin ardından gelen dokuz satır-
lık nesir kısmında ise “Ey fal sahibi, Hazret-i Âdem ile Havva’nın cennet- ten çıkışları falına gelmiştir. Öncesi perişanlığa sonrası hayra, sevinç ve mutluluğa delalet eder. Öyle anlaşılı- yor ki, Allah sana bir yüksek makam ve devlet mansıbı nasip kılacak ve sen o mevkiinin kıymetini bilmeyeceksin. Kötü düşüncelerden sakın, Şeytan’ın vesvesesinden kendini koru. Kötü ni- yetli karşı cinsten ve kötü huylu ki- şilerden uzak dur ki huzurlu yaşama eresin. Bilinen farzları yapmakta ve hayırlar işlemekte kusurlu olma ki istediğine eresin” (Akar, 2002, 47). Falnâmelerde tasvirler ve metin ara- sındaki ilişki alışılagelmiş olandan farklıdır. Geleneksel olarak kitaplar- daki tasvirler yazılı olandan ilham alırken falnâmelerde asıl olan resim- dir; metin sadece resmi anlaşılır kılar.
Resim 1:
“Âdem ile Havva’nın cennetten çıkarılışı” Falnâme, (yaklaşık 1610- 15), TSMK H. 1703, v. 7b (Farhad ve Bağcı, 2009, 67).
02/2019 | İTÜ RSG 31


































































































   29   30   31   32   33