Page 39 - RSG_MAG_17_RO
P. 39
tır. Aynı mücadele Ken’an inancın- da Tanrı Baal ile deniz yılanı Lotan/ Yam arasında geçmektedir. Tanrının, sularda yaşayan yılan veya ejderha biçimli kaos canavarını yenmesi te- masına Ahd-i Âtik’de de rastlanmak- tadır. (Gürkan, 2013, 528) Yılanın ölü ruhlarla ve yer altı âlemiyle bağlan- tısına paralel bir diğer vasfı da keha- netin, sırların ve hikmetin sembolü oluşudur. Yahudiler arasında ve Eski Mısır’da kehanetle ilişkilendirilen yılan, Çin ve Hint inançlarında hik- metin sahibi ve sonsuzluk suyunun, yerin hazinelerinin koruyucusu ka- bul edilmiştir. MS 226-641 yılları arasında, Mezopotamya’da Sasani Dönemi’ne ait bir kâsede dünya ağa- cının gövdesine sarılı olarak göste- rilen yılan hemen hemen bütün eski mitolojilerde ortak bir motif olarak karşımıza çıkar. (Campbell, 1995, 13) Böylesine geniş bir anlam zenginliği bulunan yılan, incelenen minyatürde İsrailiyat kaynaklıdır. Öte yandan, tasvirde yılanın ağzında bulunan yeşil yapraklar ne anlama gelmek- tedir? Bunu çözebilmek için Osman- lı coğrafyasında çok okunan Taberî Tarihi’ne bakıldığında birtakım ipuç- larına ulaşmak mümkün olmaktadır. Buradaki kıssa, çeşitli ravîlerin (an- latıcı) anlatımları ile doludur. Benzer ya da küçük farklarla kıssa şu şekilde anlatılır: Âdem ile Havva, Cennet’te yaşarken yılan İblis’i azı dişleri- nin iki tanesinin arasına alır ve onu Cennet’e sokar. İblis böylelikle ya- sak olan ağacı meyvesinden yemeleri için onları ikna eder. Havva önce bu ağacın meyvesini yer ve ardından da Âdem’e yedirir. Bir başka yerde şey-
tanın deve gibi bir hayvan suretinde cennete girmiş olduğu, sonra kendi- sine lanet okunup yılan şekline so- kulduğu da anlatılır. Yılanın ayakları kesilerek karnı üzerinde sürünen bir mahlûk haline getirilir (Taberî, 1991, 1. Cilt, 138).
15. yüzyılda Ahmed Bican tarafın- dan kaleme alınan Muhammediye’de geçen bir anlatımda ise “İblis yılanın ağzına girerek cennete girer” den- mektedir. Bu ayrıntı ilginç bir biçim- de Eski Ahit Apokrifası3 metinlerinin birinde geçmektedir (Batuki, 2006, 76). Bütün bu anlatıların birbirinin içine geçtiği düşünülürse minyatür sanatçısının, ağzında yasak edilmiş ağacın yapraklarıyla tasvir ettiği yı- lan çoklu bir anlama bürünmüş ol- makta ve izleyicinin zihninde mevcut anlatıların canlanmasını sağlar.
Âdem ile Havva Minyatüründe Ta- vus Kuşu
Yılanın hemen arkasında cenne- tin kapısında duran tavus kuşunun kutsal kitaplarda adı geçmemekte- dir. Taberî Tarihi’nde bahsedilmeyen tavus kuşu Osmanlı topraklarında çok beğenilip okunan, 15. yüzyıl- da Ahmed Bican tarafından kaleme alınan Muhammediye’de4 kıssanın Tevrat’tan geldiği de belirtilerek şöy- le anlatılır:
“Âdem ile Havva cennetteyken Allah onlara buğday ağacına yaklaşmama- larını yoksa zalimlerden olacaklarını belirtir. Onları kıskanan İblis cennete girebilmek için cennetin kapısına gi- der. Tavus kuşu kapıyı beklemektedir,
02/2019 | İTÜ RSG 39